Çakaralmaz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bozuk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şikest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat
Kılgılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanışlı, Uygulamalı, Ameli, Tatbiki, Pratik
Onarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamir
Küçük Çay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dere
Ekşimik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesik
Özendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik Etmek, Kulağına Koymak, Kızıştırmak, Teşvik
Yitme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp
Lavabo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yunakça, Ayakyolu, Hela, Musluk, Tuvalet, Yüznumara
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dalgalandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savurmak
Kurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Höyük
Sekreterlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık
Mum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şam
Hatasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgısız, Doğru
Aşçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahçı, Aşpaz, Lokanta
Önel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehil, Mühlet
Akredite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirilmiş, Yetkili
Kocabaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş
Sersem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangı, Dümbelek, Şaşkın
Teneffüs Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
Bombe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişkinlik, Kabarıklık, Tümsekli, Çıkıntı
Tutuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Durgun, Kapalı, Kesik, Sıkılgan, Tutuklu, Utangaç
Meziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Üstünlük, Özellik, Artam
Patetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
Ne Zaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haçan
Alil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalıklı, Sakat
Sakaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatı, Dam
Sığmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girmek
Kanıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
Algı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alacak, İdrak, Kazanç, Rüşvet, Vergi, Anlama
Amut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikme, Dikey, Topuz
Kindar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kinci
Kapasite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.