Zorunluluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bilisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil
Kohumbazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltimas
Böylece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böylelikle, Tam Böyle
Biilaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
Demet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Çiçek Bağlamı, Deste, Huzme, Lifli Kordon, Kelep, Kalın Kaytan
Davetkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı, Çekici, Çağıran, Davet Eden
Bağrış Çağrış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Şamata
Tandans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Müsaade Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
Ör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çit, Perde, Havale
Kerh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme; İstemeyerek, Zorla
Temelleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs
Tavşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuyan
Çeltek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşak, Yardımcı
Mirat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
Kayınbirader kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayın
Rezalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kepazelik, Maskaralık, Rezillik, Skandal, Laskaralık
Seslendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
Yılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Korkmak, Usanmak, Ürkmek
Eğe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaburga, Dıh
Kişmiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Esmer
Odak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkez, Mihrak, Özek
Şabalıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kestane
Piçin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maymun
Öğlen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
Telek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelek
Muhteriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
Görmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
Yeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek
Üstyapı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst Dikili
Epey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
Nebze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Bir Parça, Pek Az
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.