Yararsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Beyhude, Boş, Çöp, Eğreti, Faydasız, Gereksiz, Kısır, Nafile
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çelişki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenakuz, Tezat, Zıddiyet
Ergene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maden Yeri
Silkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Dışbükey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tömsü, Konveks, Muhaddep
Melanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş
Podyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekçe Yer, Seki
Alıştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz, Beden Eğitimi, İdman, Talim
Uran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Sanayi, Sanat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda
Harikulade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Eşi Görülmemiş, Çok Güzel
Tezahürat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alkış, Gösteri, Tantana
Soğum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanıklık, Kanaatkarlık
Onat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Düzgün, Muntazam, Yarar, Salih, Ahlaklı, Uygun
Hüsran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan
Yayınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmak, Tüymek, Dağılmak, Yaynıkmak, Caymak, Katlanamamak
Tanrısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz, İmansız, Putperest
Bismillah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besmele
Alicenap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Onurlu, Şerefli, Yüce Gönüllü, Gönlü Yiğit
Kundura kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı
Kavlükarar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Sözleşme
Nasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
Er Kişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkek
Gösteri Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Etmek, İfa Etmek
Üzüntülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Sıkıntılı, Dertli, Dokunaklı, Üzücü, Müteessir, Yanık, Yaralı
Yağsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zayıf
Kabak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Dazlak, Evvel, Ham, Kaba
Günahkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Sanık
Yaratık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahluk, Canlı
Saplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sap
Parke Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seki Taşı
Istampa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür
Çağdışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köhne
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.