Sızgıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kavurma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Üdeba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edipler, Yazarlar
Şakuli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Düşey
Fazlalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Artı, Bolluk
Çevrinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavaf Etmek
Yüzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Soymak
Tahteşşuur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şuuraltı, Bilinçaltı
Radikalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köktencilik
Mesire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezintilik, Gezelek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mırıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Homurtu
Yatıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Teskin Etmek
İrticalen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama, Bedaheten
Velespit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
Genişletme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşmil
Pürist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özleştirmen
İltihak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girmek, Katılmak
Not kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kayıt, Kıymet
Tıkız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Katı, Muhkem, Sıkı, Tıknaz, Dolgun, Şişkin, Kalın, Yağlı, Yoğun
Etsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Sıska, Zayıf
Kötücülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet, İhanet
Türap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toprak, Toz
Etkilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezbetmek, Dokunmak, İşlemek, Koymak, Silkelemek, Tesir Etmek
Daralmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmak, Sıkılaşmak, Bunalmak, Azalmak, Küçülmek, Zayıflamak
Çalgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz, Enstrüman
Dalgalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
Kabadayılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caka
Taahhütlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alındılı, Bağıtlı
Çağırtmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tellal
Bohem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemez, Aldırışsız, Tasasız, Derbeder
Dözüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörü, Tahammül, Tolerans
Sınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık, Bozuk, Çıkık; Dağınık, Perişan
Tenge Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak
Aktris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.