Sıkışmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Daralmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Obsesyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takınç
Yatak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte
Abuk Sabuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Subuk
Çörek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Kurs, Hamur İşi, Yiyecek
Gıybet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
Korkmama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
Teeddüp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanma
Aşk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevi, Sevda, Amor
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şafak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tan, Alacakaranlık
Akümülatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akımtoplar, Akü
Söylence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efsane, Mit
Koşut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşa, Paralel, Muvazi
Çavlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan, Şelale
Dadı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daye
Komplike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Çatak, Karmaşık
Görme Engelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Kör
Yağcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Yaltak, Yalaka
Lehtar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar, Yandaş
Daüssıla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evseme, Yurtsama
Lağım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanalizasyon, Sıçan Yolu, Geriz
Asma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı, Üzüm Bitkisi, Menteşe, Asma kilit
Islah Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
Samanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merek
Haberdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, Uyarı
Gedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı
Ezik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürük
Hoşsohbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı
İhtiyaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinim
Esirgemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Bağışlamak, Himaye Etmek, Sakınmak, Saklamak, Diriğ Etmek
Arınmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duru
Lügat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Kamus, Kelime, Söz, Sözcük, Sözlük
Başkonsolos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.