Lehtar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Taraftar, Yandaş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Toplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak, Üşüşmek, Yığılmak
Benzeşim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer
Davetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı
Nadiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyrekçe, Tek Tük, Seyrek
İtibarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli, Saygın
Bilvasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Araçlı, Araçla, Dolayısıyla
İnat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek
Yeryüzü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Dünya, Küre, Zemin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kuluçka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurk, Kurk
Dağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Nişan
Sonuçsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava, Kısır
Nazik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek
Yürekten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan, İçten
Acun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Âlem, Kainat, Evren, Kozmos
Hunhar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasap, Kana Susamış, Kan Dökücü
İntisap Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Girmek
Hindistan Cevizi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hint Kozu
Gücenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak
Emreylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak
Mahlas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçme Ad, Tahallüs
Sırça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam
Hünkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Padişah
Diğeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Öbürü, Öteki
Başeğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Başeğim, İtaat, Teslimiyet
Heybetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu
Papağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudukuşu
Agnostik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinemezci
Köklü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
Sahabet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak, Korumak
Kalay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
Denetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
Yaşayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.