Sakız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çiklet, Ak Reçine
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sevişmezlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet
Doldurulma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmla
Şayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
Müdafaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savunma, Direnme
Sürveyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmen
Müstehase kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fosil
Meğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meğerse, Oysa, Oysaki, Sen Deme
Nan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kudretten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
Karıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozguncu, Mikser, Müfsit
Deneysel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübi
Çapkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Haylaz, Hovarda, Yaramaz
Sigara İçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çilim Çekmek, Tütün Çekmek
Münakaşa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak
Çırakma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
Kahverengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahveyi
Medya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
Bıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenge Gelmek, Usanmak, Yılmak
Triko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgü
Çıkış Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak
Börkenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külah
Değişici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
Öldürülen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maktul
İnatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Gâvur, İnat, Keçi, Direngen, Ayak Direyici
Tenasüp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orantı, Oran, Çekim
Bücür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Tefek, Kısa Boylu, Bodur
Yeltenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demek, Kalkmak, Meyletmek, Özenmek
Muvasalat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Varmak
Ağır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin
Müştereken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşa
Epik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destansı Eser, Sanat, Hüner
Fetiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Put
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.