Müdafaa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Savunma, Direnme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tapalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçlamak
Pekin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice Bilinen, Muhakkak
Anut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnatçı
Eter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokman Ruhu
Kavara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Yel
Nazik Yürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan, Gözü Sulu
Müellif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Eser Sahibi
Namlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lüle
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tebelleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Musallat
Çatal Ağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delta
Şirpençe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban
Şapalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamar, Tokat
Levye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanırtmaç
Teolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsel, Dinbilimsel
Karıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak
Ortalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasat, Vasati, Yaklaşık
Yine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Gene, Yeniden
Taklit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansı, Özenti, Öykünme, Benzetleme, Benzeyen, Benzek
Dinelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
Yüze Gülücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Riyakâr
Bildiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, Tebligat, Beyanname, Beyanat
Zıngır Zıngır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zangır Zangır
Salname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
Nostaljik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eslemli
Canlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diriltmek, Gayretlendirmek
Sayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkık Örtü; Kulak Kepçesi
Üstün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Kudretli, Kuvvetli, Seçkin, Üst Gelen, Yenen, Kazanan, Daha Elverişli
Ciddi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin
Figan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnlemek
Sürgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlelebet
Çizinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıyrık
Mevize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt, Vaaz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.