Paşa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağırbaşlı, Uslu
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aksata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
Vaaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
Bilmezlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
Vilayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İl, Valilik, İlteberli, Eyalet
Uyartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, Uyarı
İptida kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
Franchising kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adülev
Tıraş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Güdülenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Motivasyon
Tansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
Epey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
Dobra Dobra Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yüzüne Demek
Tilmiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
Kom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl; Yayla Evi; Köy, Çiftlik
Dair kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, Ait, İlişkin, Hakkında, Konusunda, Bir Şeyle İlgili, Bir Şey Üstüne
Tartaklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalanmak
Sağduyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklıselim
Çekememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak, Katlanamamak
Nakşetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak
Güç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor
Yosma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genç, Şen, Güzel, Taze, Fettan (Kadın)
Patetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
Göğermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Morarmak
Değerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
Gıda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besin
Asma Bıyığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sülük
İhanet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Döl Yatağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Rahim
Balık Adam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalgıç
Uçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmuş, Solmuş, Hafif, Kabarcık, Soluk, Solgun
Neşterlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deşmek
Çöğdürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.