Müşavere kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İstişare
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kundak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dipçik, Fesat, Fitne
Çikolata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtimil
Köhne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskimiş, Çağ Dışı, Kart, Püskü, Bakımsız
Taraklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
Pekiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlendirme, Takviye
Kişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Can, Er, Erkek, Eş, İnsan, İsim, Koca, Nefer, Nüfus, Şahıs, Şahsiyet, Zat, Kimse
Komuta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumanda
Kertik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Başkalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek, Farklılık Kazanmak, İstihale Etmek, Bozulmak
Rehavet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşukluk, Gevşeklik, Ağırlık, Tembellik
Vira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasız
Telepatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzduyumsal
Gayzlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
Debi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım
Şekva Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
Duygulanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Kabarma
Cesaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Gözü Peklik, Bahadırlık, Ataklık, Atılganlık, Cüret, Güven, Yürek
Evrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Senet
Ünlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Bilinen, Namlı, Namdar, Şanlı, Anlı Şanlı, Sait, Sesli, Tanınmış, Vokal
Çökmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Göçük, Pinpon
Ahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonraki, Sonuncu, En Sonra, Sonunda, Sonra
Kocamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak
Ajan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Casus, Çaşıt, Temsilci
Körlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Frengi
Uzmanlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas
Mübareze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Mücadele
Tefrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Ayırma, Ayırt Etme
Eğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Beden, Endam, Vücut, Sırt, Boy Bos
Numunelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Göstermelik
Rehabilitasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyileştirme
İcap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Lüzum, Zaruret, Gereklik, İster
Yapılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.