İcap kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gerek, Lüzum, Zaruret, Gereklik, İster
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şirk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeriklik
Likidasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
Buhurdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tütsülük
Güveyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat
Muhafazakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutucu
İnisiyatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncecilik
Belen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Bel, Tepe
Politik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyasal, Siyasi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Örfi İdare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıyönetim
Anlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Aydınlatmak, Açmak, Yorumlamak Açımlamak, Tafsil Etmek, İfade Etmek, Beyan Etmek, Göstermek, İzah Etmek, Nakletmek, Söylemek
Noksansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Eksiksiz
Gütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevk Etmek, Yönetmek, Sürmek, İzlemek, Otarmak, Takip Etmek, İdare Etmek
Açma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otopsi, Şerh
Üstüne Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
Olanaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Mümkün, Olabilen, Olabilir
Maskelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
Sadme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Sarsıntı, Tokuşma, Vurma
Cerge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiza
Lafakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Çarpıntı
İl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El, Ülke, Vilayet, Yurt, Şehir, Valilik
Mecbur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Zarurî, Gerekli, Bağlı, Düşkün, Mahkûm
Kamer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ay
Ambargo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleyim, Yasal Yasak
Müsvedde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karalama, Taslak
Anıtsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
Bitişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık, Kavuşuk, Yandaki, Komşu
Sefil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Kembağal, Yoksul, Perişan, Zavallı, Bayağı
Akva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvetli, Sağlam
Sak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sap, Uyanık, Gözü Açık, Müteyakkız
Serpmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek
Geçirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
Gaseyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç Bulantısı, Kusma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.