Numunelik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Örneklik, Göstermelik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fırdolayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çepeçevre
Münakaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma, Atışma, Çekişme, Aytışma
Prens kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tigin
Hükmetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahakküm
İsnat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayandırmak
Bitim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet, Son
Sofi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Gizemselci, Mutasavvıf
Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
Zıpzıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
Söz Başı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ön Söz
İrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelir
Zahife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüngen
Dikme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağaç, Amut, Direk, Fidan
Yerindelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsabet
İçi Geniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Temsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Söz Gelişi, Temaşa, Oruntama, Tiyatro Oyunu
Yataklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yataklı Vagon
İnzibatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş
Print kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
Blucin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kot
Terkip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim, Tümleme, Birleştirme, Takım
Rakkas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köçek, Sarkaç
Vazife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
Çıldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Kulumak
Şakkadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Kala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalmış
Örs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zindan
Ceberut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Merhametsiz, Zorba
Hüner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ustalık, Marifet, Beceriklilik, Uzluk
Şeffaflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saydamlık
Düşkünlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İptila, Merak, Zaaf, Zül
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.