Monotonluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tekdüzelik, Sıradanlık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Frapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpıcı, Göz Alıcı
Nispilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
Cırık Cındır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lime Lime
Müstebit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
Revolver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altıpatlar
Verimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Çorak, Kısır, Sıfır, Yetersiz
Mukavele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Kontrat, Sözleşme, Konuşuk
Sâri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fıtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavlıç, Yarımlık
Tanen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazı Tozu
Savsaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal Etmek, Ertelemek, Lengitmek, Sallamak, Uğunmak
Kapitülasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık
Tıfıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Acemi, Toy
Sarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
Övünç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat
Portatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınabilir, Gezer, Gezici, Seyyar
Korse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lastik, Enli Kemer
Gurbetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadelci, Elgin
Âdem Evladı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan
Tekel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnhisar, Müstemleke, Monopol
Kement kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Urgan
Görü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
Kent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köy, Şehir, Kasaba, Site
Ehliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki
Barınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daldalanmak, Sığınmak
Milliyetsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
Parlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak, Şıkırdamak, Yanmak
Belgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
Müziklendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslemek
Out kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı
Kilitsiz Küreksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık
Müennes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişil
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.