Out kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dışarı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Montaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kurgu, Takıştırma
Öykünme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
Zatürre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batar, Akciğer Yangısı
Tabip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor, Sağaltman, Sagan
Zirzibil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
Zinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Canlı, Dimdik, Diri, Gümrah, Sağlam
Derviş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fukara
Düzeltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah, Islahat, Reform, Rötuş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
Yunak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
Ağrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Sızı, Dert
Kayıtsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgisizlik
Endaze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
Planlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ölçülü
Islık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fışkırık
Abartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişirmek, Büyütmek, Mübalağa Etmek, Artırmak
Cila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlatıcı, Gösteriş
Kaskatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
Köklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
Öremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Nizama Koymak, Tanzim Etmek
Hislendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulandırmak
Zahmetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emeksiz, Çabasız, Kolay
Dünkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Toy, Yeni
Habercilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhbar, Jurnal
Tıkaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
Celallenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Büyüklenmek
Önerge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklif, Takrir
Pusula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Yön Belirteci, Tezkere
Mahfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklanmış
Ufak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Mikro
Cındır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Paçavra
Haydavcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Şoför, Yöndemci
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.