Meselâ kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Örneğin, Söz Gelimi, Söz Gelişi, Misalen
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tüketici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihlakçı, Yoğaltan
Mitoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylencebilim
İntikal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Gelmek, Kavramak
Zedelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
Muhakkak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle, Mutlak, Sağlam, Şüphesiz, Her Durumda, Ne Olursa Olsun
Sosyolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
Bilisizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
Müdafaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savunma, Direnme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gümüşgöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Cimri
Harap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Bitkin, Laçka, Perişan, Viran, Yorgun
Efe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Kabadayı, Yiğit, Zeybek
Farklandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temyiz
Tahtabiti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahtakurusu
Yolsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz, Yersiz
Dalgınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Dikkatsizlik, Gaflet
Yobaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Kaba Sofu
Agreman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
Keloğlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
Uşak Saldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşük, Kürtaj
Papaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peder
Kontrol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi, Denetim, Muayene, Nezaret, Yoklama, Denetleme
Emek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Çalışma, Ceht, Himmet, İş, Mesai
Kılçıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Karışık
Topaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırfıra, Fırlangıç
Utanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ekşimek, Haya Etmek, Korkmak, Sıkılmak, Şişmek
Mostra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermelik, Örnek, Örneklik, Numunelik
Kokmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Miskin, Tembel, Kokuşuk
Cesaretlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklenmek, Cüretlenmek
Hürmetkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, Hürmetli
Rutubet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Teril, Yaşlık
Önermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklif Etmek
Mortlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.