Marazlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hasta
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Acışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak
Yüğürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
Saprofit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürükçül
Sponsorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destekçilik
Tereddüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duraksama, Kararsızlık, İkircim
Karanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Karışık, Sıkıntı, Üzüntü, Zifiri, Zulmet
Pozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum
Sürücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tatlılıkla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı
Kapasite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
Yardımsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardım İstemek, İstiane Etmek
Oluşturulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirilmek
Kitabevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
Hayatta Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
Şaşaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Tantana, Parlaklık, Parıltı
Çizelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
Yönelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteveccih
Belet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildik
İstelagmit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
Acıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acmak
Nur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlık, Işık, Parıltı, Şavk, Ziya
Çoklu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Çoğul
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
Varoluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet
Boyun Borcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vecibe
Takvim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yim, Günleç, Dallık, Gündizme
İzafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntılı, Göreceli, Nispi
Temkinlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakar
Bedhah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötücül, Kötülük İsteyen, Kötü Yürekli
Veledizina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piç
Tutumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, İdaresiz, Müsrif, Savruk, Savurgan
Adam Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.