Mutabık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Birge, Uygun, Yekdil, Uyumlu, Özdeş, Uyuşmuş, Uygun Olan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Jeodezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerölçüm
Yanar Döner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Janjan
Kurşun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Mermi
Batarya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pil
Berceste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Latif, Seçme
Alakadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgili
Yağmalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garet Etmek, Talan Etmek
Ünsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Samit, Sessiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tedai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrışım
Kâhinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
Alenen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça, Açıktan
Buzdağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aysberg
Yorumlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Yormak, Tefsir Etmek
Dideban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Gözcü, Nöbetçi
Görmemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyumak
Funda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalılık, Süpürge Otu
Daha Yakşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
Kimlik Kartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik
Meşhut Suç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
Esans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koku, Itır, Ruh
Hamhalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Kuru
Bayır Kuşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalı Bülbülü
Taaffün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşma
Laubali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygısız, Teklifsiz, Senlibenli, Boydalak
Söyleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere Etmek
Sayrımsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık Hastası Olmak, Temaruz Etmek
Avare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Aylak, Başıboş, İşsiz, işsiz Güçsüz
Kılavuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delalet
Yetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Gitmek, İdare Etmek, Kifayet Etmek, Ulaşmak, Kafi Gelmek
Minnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Borcu, İç Yükümü
Akis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankı, Yansıma, Tepke, Zıt
Yamru Yumru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.