Kifayet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yeterlik, İktidar, Liyakat, Yetme, Kafi Gelme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Velayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velilik, Yetke, Otorite
Provoke Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
Seçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saylamak, Ayırmak, Bulmak, Görmek, Tanımak, Teşhis Etmek, Farklı Görmek, Üstün Görmek
Alaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ala, Ala Bezek, Ala Bula
Palyaço kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soytarı, Oyunbaz, Telhek
Ürküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
İzinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezun
Cazibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekim, Hava, Alım, Alımlılık, Çekicilik, Albeni
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Denli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kadar
Ödevcil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazifeşinas
Cesur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acar, Dayı, Gözü Pek, Cesareti Olan, Yürekli
Nasip Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Kavuşmak, Ulaşmak
Zula Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak, Gizlemek, Saklamak
Eşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Aynı, Muvazeneli, Beraber, Müsavi, Tay
Şikâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ganimet, Av
Sosyolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimci
Acılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Yanık, Zehirli
Her Hâlde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyesin, Sağlam
Akar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıcı, Akışkan, Sıvı
Hayta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Haylaz, Serseri, Apaş
Tatlıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hoş, İçten
Kelep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çile, Demet
Tembih Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Uyarmak
Piyade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaya, Yayan, Piyon
Nebula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulut
Sakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kusurlu, Aksak, Çürük, Eksik, Sakat, Şikest, Yarım
Bağırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Yaygara
Mülteci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmacı, Sığınık, Sığınan
Fitlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Fitnelemek
Maskara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlendirici, Soytarı, Rastık, Hoş, Rimel, Sevimli, Rezil
Filan Falan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
Cavlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüysüz, Çıplak, Boş, Örtüsüz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.