Eşit kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Müsavi, Aynı, Muvazeneli, Beraber, Müsavi, Tay
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mukavemet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
Asilzade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
Tevkif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Tutuklamak
Bobin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarımlık, Makara
Cidden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
Önder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başçı, İmam, Lider, Öncü, Rehber, Şef, Yolbaşçı
Zecren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak
Komando kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıncı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Zehirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağılı
Âşıktaşlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynaşmak
Sünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Uzamak
Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Dinç, Diri, Faal, Güçlü, Kıvrak, Zinde
Bağımlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
Arılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Sadelik, Saflık
Faal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalışkan, Hamarat, Canlı, Aktif, Etkin, Cevval, Hareketli
Pırıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak
Teşvik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsteklendirme, Özendirme, Ayartma, Kışkırtma
Memlûk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köle
Armoni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Ahenk
Cafcaflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Şatafatlı, Karışık, Tehlikeli
Askılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vestiyer
Demokrasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halkçılık, El Erki, Demokratlık
Kök kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cins, Dip, Esas, Havuç, Kaynak, Köken, Nesep, Sap, Şişman, Temel, Üs
Toplanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecmu, Toplu
Danış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşavere
Şakadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
Başeğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Başeğim, İtaat, Teslimiyet
Murat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Dilek, Erek, Gaye, İstek
Tahkim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berkitme, Pekiştirme, Sağlamlaştırma
Palyatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçici, Örel
Hediye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Fiyat, Hatıra
Sömürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.