Ilımlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İtidalli, Mutedil, Orta, Ölçülü, Temkinli, Veznin
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Beklenmedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalade, Hayret
Boş Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırva
İtimatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvensizlik
Pahal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Aksi, Hantal, Ters
Otokontrol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
Eşkıya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şâki, Harami, Kuldur, Haydut, Kır Hırsızı
Öğürtlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Seçmek, Temizlemek
Jest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hab kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyku
Sini kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepsi
Men Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasak Etmek, Önüne Geçmek, Engel Olmak
Aheste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş, Ağır
Kapik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpek
Zaptiye Memuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaptiye
Müracaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başvuru, Hitap
Ehil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemaat, Erbap, Eş, Sahip, Sanatkâr, Topluluk, Usta, Üstat, Uzman
Şarap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakır
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Sömürgecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik
Tıpkı Tıpkısına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
Külfet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Zorluk, Yorgunluk, Büyük Masraf
Kal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Laf, Lakırtı, Söz
Tahriş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalama, Kurcalama, Azdırma, İrkiltme
Dirim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Yaşam; Yaşama Gücü
Saygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Hürmet, İhtiram
Daire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teğre, Çember, Çevre, İdare, Kat, Menzil, Ofis, Değre, Evir, Bölük
Aşırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşık, Kova
Uydurulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
Erincek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Üşengeç
Moryana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarakotu
Biçimlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirmek
Cari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akan, Akar, Geçerli, Yürür, Yürürlükte Olan, Olagelen, Geçen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.