Almak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Köşesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tunsuz
Çeşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pınar
Sarf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Harcamak, Kullanmak, Tüketmek
Çare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
Uyuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yola Gitmek, İmtizaç Etmek, Mutabık Kalmak
Kurada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız
Bitkinleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
Makale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Muhacir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçmen
Aklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beraat
Gönç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı
Kıtlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Kesat
Şita kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kış
Germek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Uzatmak
Zamane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Dönem
Kesin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kati, Kesinlikle, Mutlak, Değişmez, Maktu
Nefis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek Hoş, Güzel, Kişilik, Çok Hoş, Oflaz
Lakırtı Kavafı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
Ödün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat
Sıkıyönetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örfi İdare
Seçilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzide, Seçme
Uydurmaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte
Pompa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişireç
Palmiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Latanya
Şopar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küstah, Şımarık, Yaramaz
Esaslı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Doğru, Güzel
Biçem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üslup
Zıvanasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
Büyüklüğünde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
Cırmalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Oku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
Özenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.