Zaptiye Memuru kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zaptiye
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Harap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Bitkin, Laçka, Perişan, Viran, Yorgun
Sıkışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun
Örselemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak, Sarsmak, Zedelemek, Eskitmek, Yıpratmak
Efor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Çaba, Güç
Muzaffer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yengici, Yenmiş, Üstünlük Elde Etmiş, Utkulu, Utkan
Şişirme Haber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
Çözünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Erimek
Faik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstün, Yüksek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Taydaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akran
Çekilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Katlanmak, Üstlenmek, Vazgeçmek, Yok Olmak
Kofa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz
Korna Çalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinyal Vermek
Not kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kayıt, Kıymet
Bilisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil
Tüketmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmek, Harcamak, Kurtarmak, Sarf Etmek, Süpürmek, Temizlemek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek, Yoğaltmak
Sakitleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatışmak
Ban Yağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hint Yağı
Memleket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyar, El, Şehir, Ülke, Yurt, İl
Espas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
Reçine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgı Özdeği, Akındırık, Ağaç Sakızı
Asansör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Götürge
Kudretten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
Gerekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
Bükülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrim
Kuruluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, İdare, Kurum, Müessese, Tesis, Teşkilat, Üretim, Yapı
Mürşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Rehber
Çalımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tafralı, Havalı, Kibirli
Şimdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
Çim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alak Otu
Bağlantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrtibat, İlgi, Birlik, İlişki, Rabıta, Temas
Üstü Kapalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz
Beslengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlatlık, Hizmetçi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.