Hüner kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ustalık, Marifet, Beceriklilik, Uzluk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
En Az kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asgari
Dayanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
Blucin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kot
Şak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarma, Yarılma, Yarık, Çatlak
Gösteriş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caka, Cila, Çalım, Fiyaka, Göze Girme, Kurum, Lüks, Nümayiş, Şan, Tumturak
Gurup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batış
Çerenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farfara
Yatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gül Renkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pembe
İcare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kira
Feshetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtmak, Kapatmak, Kaldırmak, Bozmak, Lağvetmek
Niyaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
Devir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Çağ, Dönem, Dönme, Gün, Tur, Zaman, Dolaşma
Çiftlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekin Sahası
Gösterme Parmağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
Diriltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhya
Yahut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ya da, Veya, Veyahut
Korunum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza
Büzüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Kırışmak
Sponsorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destekçilik
Erozyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınma, Aşınım, İtikal
Denemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Sınamak, Tecrübe Etmek
Gönençli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh
Merdiven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basıncak, Pilleken, Ağıncak
Geçer Akçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muteber
Redakte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzelti
Yönlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Raci, Müteveccih
Pusmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek, Saklanmak
Pinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı, Hasis
Bağlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, İlişik, İntisap, Sadakat, Sevgi, Tabiiyet, İlgi
Çatlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Aralık, Deli
Takip Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Gelmek, Gütmek, İzlemek, Kovalamak, Tutturmak, Yetişmek, Ardılmak, Artlamak, Kovuşturmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.