Gösterme Parmağı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İşaret Parmağı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Anafor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Çevrinti, Çevri, Burgaç, Girdap
Taze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Dinç, Yaş, Yeni, Yorulmamış
Bedbaht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutsuz, Talihsiz, Bahtsız, Bahtı Kara, Zavallı
Kifayet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Yetmek
İncelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik Etmek, Tekşirmek, Araştırmak, Bakmak, Eşmek, Gözlemek, İzlemek, Karıştırmak, Kaşımak
Ferdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi, Özel, Bireysel, Kişisel, Tek Başına, Tekçe
Duraksama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
Otojestiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özyönetim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Başkonsolos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi
Ay Işığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehtap
Danışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvazaa
Usûl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Tarz, Yol, Yöntem
Aksilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terslik
Yurt Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çet El
Çıkarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menfaatperest
Hırsızlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çırpmak
Dördül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kare, Murabba, Rubai
Hezeyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Sayıklama, Sersemleme, Saçmalama
Abur Cubur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, İşe Yaramayan, Faydasız, Yararsız
Sivrilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek, Seçilmek, Yükselmek
Yufkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az
Arziyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimi
Korkmadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız
Yay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keman, Zemberek
Mürettep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Tertipli
Garipsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
Gevşeklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rehavet
Donatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Teçhiz
Mahrumiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksunluk
Tenezzül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme
Sıralı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizili, Düzenlenmiş, Sıralanmış
Farımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak, Usanmak, Vazgeçmek, Yaşlanmak, Yıpranmak, Yorulmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.