Eğri kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hristiyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsevi, Nasrani
Primitif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Sezme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı His, İrfan, Keşif
Kalaycı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
Görmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
Yakarış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz
İyilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, Nimet, Salah, Kayra, Kerem, İnayet, Esenlik
Büklüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruk, Burum, Dönemeç, Kıvrım, Viraj
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Garet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağma
Karabasan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabus, Kâbus
Ahvalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vukuat
İtdirseği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arpacık
Sevinçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesut, Neşeli, Şen
Bölen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maksumunaleyh
Sehpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
Hayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Can, Meslek, Ömür, Varlık, Yaşam, Yaşantı, Yazgı, Dirim
Sühunet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklık
Bundan Sonra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık
Keder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Izdırap, Acı, Bulut, Dert, Elem, Gaile, Hüzün, Kasvet, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü, Zehir
Namzet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aday, Yavuklu
Avdet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüş, Geri Gelme
Sorutkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan
Olgunlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
Defin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömme
Atıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Uyuşuk, İşsiz, Boş, Aylak, İşe Yaramaz, Etkisiz, Süreduran
Tümüyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırf
Öfkelenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Vıcık Vıcık
Ari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Hür, Özgür
Selametle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlikle
Teşrif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurma, Onurlama, Şereflendirme
Dert Ortağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemdert
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.