Sulu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bulaşık, Vıcık Vıcık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hasetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
Hafakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Kaynak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca
Boşaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Tahliye Etmek, Dökmek, Aktarmak, Açmak, Çıkarmak, Kotarmak, Kusmak
Çekik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batık
Baba Yarısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amca
Duygulandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
Tempo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Gidiş, Sürat, Tarz, Vuruş, Yol, İlerleyiş, Gelişme Hızı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Had kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kota, Sınır, Terim, Uç
Sismograf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
Küskün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, Gücenik, Muğber
Gâvur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz, Acımasız, Merhametsiz, İnsafsız, Gaddar
Saklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza
Hafifçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğnice
Salacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teneşir, Tabut
Bozma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhlal, İptal, Tahrip
Tutkun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmış, Bağlı, Düşkün, Hasta, Mecbur, Meftun, Yangın
Adamakıllı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Bir Güzel, Güzelce, Enikonu, Gayet, Kıyasıya, Güzel, Pir
Bariyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel
Süpürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Kovmak, Tüketmek
Spesiyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özel
Deyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
Esbak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Geçmiş
Bilimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilimlik, İlmi
Santrifüj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özekkaç
Sürüklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Getirmek, İtmek, Sevk Etmek, Sürümek
İçtimai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal, Sosyal
Büyütücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
Doymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanmak
Hıncahınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dopdolu, Ağzına Kadar, Tıka Basa
Hoşlanır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isınmak
Tavizci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödüncü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.