Olgunlaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Boza Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
Alım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekicilik, Cazibe, Çalım, Gurur, Hava, Kurum
Uyumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Eğreti
Dinlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
Olmamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ham
Temek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pencere
Bağlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Sınırlı, Sadık, Asılı, Kapalı, Mecbur
Laso kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kement
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Abat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır, Rahat, Şad, Şen
Muktebes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıntılanmış
Tetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Nazik, Uyanık, Manivela
Naşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
Aynasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Kötü, Ters
Çirkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis
Olu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuku, Sayruret
Sırgavıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anten
Cilasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soluk
Sarıkız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, İnek
Serüvenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maceraperest
Ergilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şilt
Tahtelbahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizaltı
Lokanta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşçı, Aşhane, Restoran
Sonbahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Payiz
Kır Sakız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
Çelimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf, Güçsüz, Cüssesiz, Kuru, Sıska
Addetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Öyle Saymak, Öyle Kabul Etmek
Murabba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dördül, Dörtgen, Kare, Reçel
Süs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şatafat, Bezek, Ziynet
Kıyasıya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkunç, Müthiş
Caiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde, Gerekli, Yerinde Sayılan, Yakışık Alan
Ön Deyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet, Ön Söz
Şeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Yürekli
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.