Buzkaymak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dondurma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bebek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bebe, Körpe, Çağa
Gücenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
Aralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Mesafe, Geçenek, Koridor, Yarı Açık, Kânunuevvel, Uygun, Elverişli Durum, Fırsat, Ayakyolu, Fasıla, Sıra, Vakit
Açgözlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harislik, Heves, İhtiras, Tamahkârlık
Servet Sahibi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Zengin
Fantom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet
İyicene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokça
Kuruluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, İdare, Kurum, Müessese, Tesis, Teşkilat, Üretim, Yapı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Cerahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrin, Yara
Mudil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık
Distribütör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtıcı, Dağıtaç
Depresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöküntü, Bunalım, Ruhsal Çöküntü
Dest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takım
Nadiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyrekçe, Tek Tük, Seyrek
Kölelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esaret
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Belemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulamak
Ahize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Kulaklık, Almaç, Destek
Görk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Güzellik
Muaraza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga
Vardırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek
Tebdilihava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava Değişimi
Malikâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşk, Yurtluk
Eke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Kart, Yaşlı, Yetişkin, Bilgin, Akıllı, Tecrübeli
Provoke Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
Facia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
Ehram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpyak, Piramit
Nazariyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuramcı
Belgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
Vazgeçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caymak, Dönmek, Geçmek, Terk Etmek
Hisse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pay, Tutam
Kuzulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavrulamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.