Eke kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Büyük, Kart, Yaşlı, Yetişkin, Bilgin, Akıllı, Tecrübeli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Randıman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsuldarlık, Verim, Ürün
Reddetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlamak, Çürütmek, Geri Çevirmek, Kusmak, Terslemek, Kabul Etmemek
Militanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşkanlık
Asabileşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızma
Bilici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alim
Akit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıt, Mukavele, Sözleşme, Kontrat, Nikâh
Gâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Kâh, Kimi Zaman
Fakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fukara, Kembağal, Kimsesiz, Yoksul, Zavallı, Güçsüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ayaklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Kalkışma, Başkaldırı
Şehremini kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belediye Başkanı
Fazla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Çok, Lüks, Ziyade, Sık Sık
Arınak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yunak, Hamam
Kam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaman
Daye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Lala
Sulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
İkamet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
Elbette kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphesiz, Kuşkusuz, Elbet, Nasıl, Nasılsa, Pekâlâ, Zahir, Herhalde
Goygoycu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilenci
Akçıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyazımtırak, Solmuş, Aklaşmış
Hikâye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
Ajan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Casus, Çaşıt, Temsilci
Kin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Garaz, Nefret, Güçlü
Çırakma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
Likit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakit, Sıvı, Akışkan
Nem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Rutubet, Teril, Höt
Koalisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortak Yönetim
Aksaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza
Tabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Bağlı; Doğal, Saf, Katıksız; Elbette, Pek Açıktır Ki, Kuşkusuz
Çağlayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Kaynarca
Kehkeşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Samanyolu
Karmaşıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
Sütbeyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apak, Bembeyaz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.