Bulut kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Endişe, Keder, Ebr, Stratus
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Açıktan Açığa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu Orta
Leşker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asker, Ordu
Keçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnatçılık
Klasikleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşme
Reva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Uygun, Yerinde, Yaraşır, Yakışır
Kifayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, İktidar, Liyakat, Yetme, Kafi Gelme
Basmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Çap Etmek, Çökmek, Kaplamak, Örtmek, Tabetmek, Vurmak
Çitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Çitilemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Aparmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüklemek, Çekip Götürmek, Çalmak
Asansör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Götürge
Emsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Yaşıt, Eşit, Denk, Numune, Örnek
Puslu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Bulanık, Donuk, Dumanlı
Sureta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalandan
Gibi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
Isınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
Dikme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağaç, Amut, Direk, Fidan
Muhassasat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödenek
Nedret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Seyreklik
Etüt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
İlenç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beddua
Meccanen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Parasız
Berkitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırmak, Tahkim Etmek, Takviye Etmek, Raptetmek
Alfabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abece, İmcelik, Yazı
Sınalga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamera
Sükûti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suskun, Sessiz
Antlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukavele, Nişancı, Pakt
Yavuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Yaman, Çetin, Fena, Güçlü, Gürbüz, Güzel, İyi, Kötü, Pek Sert, Kıyak
Terörizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılgıcılık
Piknik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır Aşı, Seyir, Kır Yemeği
Kıvılcım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alev
Aykırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Karşıt, Münasebetsiz, Uymayan, Çapraz, Huysuz, Marjinal, Çap, Muhalif, Tersine, Zıddına
İkircik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, Tereddüt, İşkil, Kararsızlık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.