Alfabe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Abece, İmcelik, Yazı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pişirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
İletki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıölçer, Mastara, Minkale
Tımarhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delihane
Serin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az Soğuk, Salkın
Asık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı, Somurtkan Yüz
Bahane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Neden, Mazeret, Vesile, Kulp
Gözlemevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rasathane
Alıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşteri, Almaç, Kamera
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Münekkitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmenlik
Fason kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
Patadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Kese Kâğıdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt Torba
Tecavüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saldırı, Sarkıntılık, Sataşma, Geçme, Aşma, Çatma
Gündüz Gösterimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matine
Kınnap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sicim
Bıldır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen Yıl, Bir Yıl Önce
Öykünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örnek Almak, İmtisal Etmek, Taklit Etmek
Şakşakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardakçı, Alkışçı, Yalaka, Yaltak, Dalkavuk
Parşömen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tirşe, Kâğıt
Gussalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
Kısaltım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taksir
Göt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Kıç
Kızılyara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şirpençe
Üzüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem
Uyarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, İrşat, Tembih
Cazibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekim, Hava, Alım, Alımlılık, Çekicilik, Albeni
Rutubetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nemli
Tazyik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basınç, Baskı, Zorlama, Sıkıntı Verme, Sıkıştırma
Arızalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sınmak
Darmadağın Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
Rastoluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diletlik
Akılcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usçuluk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.