Üzüntü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ana-Baba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
Gazel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceren
Sidik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiş, İdrar
Bozuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak
Betik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kitap, Mektup, Tezkere, Pusula
Partner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Ortak
Uçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmuş, Solmuş, Hafif, Kabarcık, Soluk, Solgun
Kaydolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazılmak, Yazımlanmak, Kabul Olmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çarçabuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Hemencecik, Çabucak, Tez Elden
Taharri Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
Korumacılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himayecilik
Elifine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tastamam
İçecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçilecek, İçki, Meşrubat
İhtiyat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak
Tevhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirme
Torlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Genç, Toy, Hergele
Vuruş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darbe, Tempo
Genelleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamim
Hayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Can, Meslek, Ömür, Varlık, Yaşam, Yaşantı, Yazgı, Dirim
Alışkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışkan
Yavuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Yaman, Çetin, Fena, Güçlü, Gürbüz, Güzel, İyi, Kötü, Pek Sert, Kıyak
Yüzüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzükoyun
Tembih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
Tenhalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issızlık
Eğmeçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
Zümre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Takım, Grup, Camia, Cins, Topluluk, Tür
Bihaber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Habersiz, Bilgisiz
Dizayner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarımcı
İçtimai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal, Sosyal
Vahvahlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
Zedelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
Yay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keman, Zemberek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.