Eğitim Sitesi

Gösterge Nedir? Gösterge Hakkında Kısaca Bilgi

Gösterge Terimi Hakkında Bilgiler

Edebiyat Terimi Olarak Gösterge:

Genellikle kendisi dışında bir şey gösteren her türlü nesne, varlık ya da olgu; özel olarak dilsel bir gösterenle bir gösterilenin bileşiminden doğan birimdir.

 

Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimi Olarak Gösterge:

Bir şeyi belirtmeye yarayan şey, belirti, im, işaret.

 

Türkçe-Dil Bilgisi Terimi Olarak Gösterge:

Kendi dışında bir başka şeyi gösteren, düşündüren olgu.

 

Dil ve Anlatım Terimi Olarak Gösterge:

Kendi dışında bir başka şeyi gösteren, düşündüren, onun yerini alabilen, nesne, görünüş ve olgu.

 

Fizik Terimi Olarak Gösterge:

Bir ölçü aracında ölçüm sonuçlarının okunduğu kısım.

 

    Benzer Edebiyat Terimleri

    İstihdam: Anlamla ilgili sanatlardandır. İki anlamı olan bir kelimeyi, bu iki anlama gelecek şekilde kullanmak. Birinde gerçek, diğerinde mecazlı anlam kasdedilir. Örnek: Bahar erdi açıldı sevdiğim hem fasl-ı dey hem gül Bir sahn-i gülistandan biri fasl-ı gülistanda. Muallim Naci Bu beyitte açıldı fiili birinci mısrada fasl-ı dey (kış mevsimi)nin uzaklaşması, sona ermesi; ikinci mısrada ise, çiçeğin açılması anlamına geliyor.

    Sone: İlk iki bendi dörtlük, son iki bendi üçlük on dört mısradan oluşan nazım şekli. Önce İtalyan edebiyatında kullanılmış, sonra Fransız edebiyatına, oradan da diğer Avrupa edebiyatlarına geçmiştir. Edebiyatımızda ilk Cenab Şahabeddin'in sone şeklinde şiir yazdığını görüyoruz. Servet-i Fünûn şairlerinin hemen hepsi bu nazım şeklini benimser. Sone kafiye sistemi üçe ayrılır. 1. İtalyan tipi: Kafiye şeması abba, abba, ccd, ede 2. Fransız tipi: Kafiye şeması abba, abba, ccd, eed (İtalyan ve Fransız tipi sone arasındaki tek fark son üçlüğün düzenindedir.) 3. İngiliz tipi: Mısra sayısı değişmemekle beraber ilk on iki mısra tek bir bend, son iki mısra da ayrı bir bend halinde yazılırlar. Kafiye şeması: a b a b c d c d e f e f g g. Örnek: Yüksük Yüksüğün ince şeklini yazmak Bana pek güç gelir kadınlardan Sorunuz belki bir güzel parmak onu tersim için bulur imkan Bunu bir çekmenin içinde gören Mu'teber bir refik-i hane sanır; Kadrini pek bilirler elde iken, Düştüğü anda mutlaka alınır. O da layık nezâketin eline: Tenine saplanır iken iğne, Yine pekçok sever iş işlemeyi; Bin letâfetle çırpınır her ân... Sanki bir nahl-i nev-hayâta konan Küçücük bir kuşun küçük yüreği! Ali Ekrem (Bolayır)

    Makale: 1- Bir sonuca varmak amacıyla herhangi bir konuda bir düşünceyi, görüşü açıklamak, savunmak ya da bilgi vermek için kanıtlara, belgelere dayanılarak yazılan yazı. 2- Bir görüş ya da savı öne süren, gazete ve dergilerde bilgi vermek için yazılan, başlıklı ve imzalı yazı.

    Ana Duygu: Bir düşünceden çok bir duyguyu dile getirmek, okuyucu ya da dinleyiciye hissettirmek, onların benliğinde yaşatmak amaçlı yazı ya da konuşmaların öne çıkarmak istediği asıl duyguyu anlatır. Ana duygu bir metnin özünü oluşturur. Metinde bu duyguyu destekler haldeki bütün yardımcı duygu ve düşünceler hep ana duyguya bağlanarak onun daha anlaşır ve duyulur olmasını sağlar. Ana duygu konu anlamına gelmez. Konu anlatılan şey, ana duygu ise bu anlatılanlardan çıkan sonuçtur.

    Diğer terim sözlüklerini de inceleyebilirsiniz.

    Online Edebiyat Terimleri Sözlüğü