saibe Şiirlerinizi çok severek okuyorum.sizide cok seviyoruz tüm okulla beraber hayatınızda başarılarınızın devamını dilerim. 2008-05-21
Arif Nihat Asya'ya
Yelkenler biçildiler, yelkenler dikildiler,
Dağlardan donanmayla, kalyonlar çekildiler.
Kerpetenle surların, dişleri söküldüler.
Yola çıktık efendim,yiğitler hazırlandı,
Vatana kurban için, parmaklar kınalandı.
Geçtim anadan yardan, geçtim her sevgiliden,
Bir destan yazacağız, okusunlar ezberden,
Öğrettin haberim var taşıdığım değerden,
Gönüllü gazilerin listesinde baştayım,
Vatan için vuracak, vurulacak yaştayım.
Yüzüne çarpacağım zamanenin fendini,
Coştum kabardım artık, yıkacağım bendimi,
Kıymetim soydan gelir, biliyorum kendimi,
Abideni dikmeye bir yaman uğraştayım,
Size anıtlar yapıp, yükseltecek yaştayım.
Okudum tarihimi, tanıdım eserleri,
Kendime örnek aldım, Fatih'i, Selimleri,
Başıma taç eyledim verdiğin emirleri,
Bitti gündelik işler, bir ulvi telaştayım,
Senin açtığın yolda koşturacak yaştayım.
Artık günümüz geldi, işaret var Atamdan,
Elbette gelecektir, bütün gençlik arkamdan,
Gücümü alıyorum, bu Şanlı Bayrağımdan,
İpliğimi sen ördün, atlas bir kumaştayım,
Burçlara bayrak olup dikilecek yaştayım.
Vakit gelmiştir artık,saatler ayarlandı,
Tembel tembel uyuyan, Çelebiler uyandı,
Müsterih ol efendim, hazırlık tamamlandı,
Yalnız İstanbul değil, çok büyük inançtayım,
Bu yürekle dünyayı fethedecek yaştayım.
Kasım KAPLAN Şiirleri
Yazılan son 7 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 7 yorum yazılmış.
Benzer Kasım KAPLAN Şiirleri:
Teknik ilerledikçe
Hastalıklar artıyor
Tıp ilmi geliştikçe
Yeni dertler çıkıyor.
Veremde bir zamanlar
Çaresizdi hastalık.
Çalışınca uzmanlar,
Aşı bulundu artık.
Kanser başladı sonra
Tehdit eden, dünyayı
Artık ondaydı sıra,
Öldürürdü hastayı.
Erken tanı olunca,
Tedavi ediliyor.
Ama geç kalınınca,
Hasta kaybediliyor.
Birde AİDS virüsü
Kol geziyor dünyada.
Onun anti-virüsü,
Aranıyor her yanda.
Bir gün o da olacak,
Gelişen teknik ile.
Çaresi bulunacak,
Bilimin gayretiyle.
Kasım KAPLAN
Kasım KAPLAN
Türküm, korkmam kimseden, fıtratımda yok benim
Tanımam haksızlığı, korkum Hak’tandır ancak
Arkada kalmaz gözüm, çürüsede bedenim
Artık mahşere kadar dalgalanır bu sancak.
Kara sevdalı gibi, vurgunum bu vatana
Değişmem tüm dünyaya, bir karış toprağını
Yalnız yaşayan değil, bu toprakta yatana
Yemin ettim, çiğnetmem, düşmana yaprağını.
Harikalar diyarı, bu cennet vatan için,
Milyonlar şehit verdik, milyona daha değer.
Dalgalanan bayrağım, şerefli ordum için,
Kurbanlar kesin bana, şehit olursam eğer.
Kanımla suladığım, ilmik ilmik ördüğüm,
Taşına toprağına, kurbanım ben yurdumun.
Onun için yaşayıp, onun için öldüğüm,
Sonuna dek askeri, neferiyim Ordumun.
Toprak mı O sadece, ağaç mıdır, taş mıdır?
Ne manalar gizlidir, Türkiye’min isminde.
Uğrunda verilmezse, o taşınan baş mıdır,
Boşuna gezer durur, leş bir gövde üstünde.
Rahat olun, sevinin, hasta aslan dirildi.
Altın nesil yetişti, başladılar koşmaya.
Atamızdan emanet, bu gençliğe verildi.
Hazır olun birlikte, dünyayla yarışmaya
Kasım KAPLAN
Çelik kıskaçlarla yanmış ellerim
Uçtu hayallerim tutamıyorum.
Yaprak yaprak oldu yandı umutlar
Koyduğum dert küpünde
Dibe çökmüş dertlerim
Benden çok uzakta pembe bulutlar
Toplandı hayaller yağmur sesinde
Uçtu hayallerim tutamıyorum
Çelik kıskaçlarla yanmış ellerim.
Vurgunlardan nasip almış dillerim
Son bir söz umudum diyemiyorum
Toprak toprak koktu yağdı yağmurlar
Duyduğum o sesler kendi içimde
O kutlu daveti her gün beklerim
Benden çok uzakta açık kucaklar
Tıkandı nefesim tekbir sesinde
Son bir söz umudum diyemiyorum
Vurgunlardan nasip almış dillerim
Çok çabuk eskidi gençlik günlerim
Nerde son bulacak bilemiyorum
Çok geride kaldı süslü şafaklar
Bulduğum cevheri o hazinede
Umut zincirine halka eklerim
Benden çok uzakta şefkatli kollar
Bütün korkularım son nefesimde
Nerde son bulacak bilemiyorum
Çok çabuk eskidi gençlik günlerim.
Kasım KAPLAN