Şemsiye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çetir
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mevduat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Yatırım
Din Ayrısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İladini, Laik
Acilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak, Hemen
Karacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piyade Asker, Kara Çalan, Müfteri
Obje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
Tutukevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevkifhane, Dam, Tomruk, Hapishane, Cezaevi, Mapushane
Pataklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döyeçlemek
Katmerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Kat Kat Olan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Can, Meslek, Ömür, Varlık, Yaşam, Yaşantı, Yazgı, Dirim
Gündizme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Takvim
Pile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
Âşık Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek
Yâd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Hatır, Zihin, Başka, Yabancı, Karşıt, Muhalif
Safiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
Zanaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişe, Sanat, Sınaat
Kabile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Uyruk, Oymak
Yaramaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın, Haylaz, Hınzır, Haşarı
Ombudsman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Denetçisi
Dokunulmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık
Külhanbeyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Kabadayı, Serseri, Haylaz Delikanlı, Nayta
Tedarik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Sağlamak, Temin Etmek
Dökmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
Musibet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Uğursuz
Avlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak, Kandırmak, Aldatmak
Saka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sucu, Payizbülbülü, Su Taşıyıcı
Cihannüma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kule
Bütün Bütün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamıyla
Hapsetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Kapamak, Sınırlamak, Tutuklamak
Sağduyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklıselim
İlla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hele, İlle, Özellikle
Silkelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silkinmek
Yöneten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.