Şekvacı Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yakınmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Araklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
Turşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Yorgun
Dinamit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heyecan, Hırslı, Korkunç, Özlem, Tutku
Abırlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalı, Hürmetli, İsmetli, İtibarlı, Münasip, Namuslu, Nüfuzlu, Selikalı, Utangaç, Yakşı
Kişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Can, Er, Erkek, Eş, İnsan, İsim, Koca, Nefer, Nüfus, Şahıs, Şahsiyet, Zat, Kimse
Arkalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
Göçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
Kesimevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tıbbi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksal, Sağlıkbilimsel, Hekimsel, Hekimce
Çakal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz, Kurnaz, Titiz
Satılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Gitmek
Şavk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık
Kemiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin
Bertaraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir Yana, Şöyle Dursun
Muhakeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargılama, İrdeleme, Kıyaslama, Uslamlama
Tekrarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
Bitek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit
Tıkıldatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıklatmak
Çetin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Zor, Güç, Sert, Ağır, Müşkül
Serazat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Hür
Uydurulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
Kanıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
Cariye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halayık, Köle, Esir, Hizmetçi, Keniz
Efkârlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzülmek, Tasalanmak, Kaygılanmak
Vesvesesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkilsiz, Kuruntusuz
Enerjik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Erkel, Acar, Aktif
Ekalliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Azlık
Çamaçar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İster İstemez
Önemlice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi
Trajik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feci
Ala Bula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
Şirket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.