Çamaçar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İster İstemez
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İzale Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek, Yok Etmek
Mabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak, İbadethane, İbadetgâh
Sağlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Afiyet, Keyif, Mizaç, Sıhhat, Tost
Yüzlemece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vicahi
Gıcır Gıcır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze, Yeni
Müstemleke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Tekel
Mihnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
Muhalefet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Yanazlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İsteklendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydi
Servis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet
Köçek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakkas, Rakkase
Kıymetlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek
Ültimatom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diplomatik Nota
Yararlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstifade, Faydalanma
Kadağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memnu, Yasak
Hemşehri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memleketli, İldeş, Bölgedeş
Gezim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Yolculuk, Seyahat
Aforozlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
Gıyaben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Uzaktan, Yokken, Ardelek, Görmeden
Temaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Seyir, Temsil, Piyes, Bakma, İzleme, Seyretme
Belirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak
Eğitimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Matlup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alacak
Doku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesiç
Necip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Doğuşlu, Temiz, Seçkin
Durdurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevkif
Asli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Temel, Esas, Ana, Temelli, Köklü, Asıl
Süssüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çıplak, Düz, Sade, Yalın
Durak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanacak, Mevkif
Tadilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişiklik, Bakım, Tadil
Pekaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Ender
Boğuntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Vurgunculuk, İntikar, Solunum Zorluğu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.