Şakilik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Haydutluk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şehriyâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Padişah
Deminden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demin
Cami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak, Mescit
Zahimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşin
Konstellâsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takımyıldız
Yüz Akı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namus
Lento kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunduruk
Sürücü Belgesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Olamaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız, Gayri Mümkün
Tedarik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Sağlamak, Temin Etmek
Bulanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Puslu, Dumanlı
Tevellüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğum
Epilepsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Sara
Caize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahşiş, Armağan, Azık
Abatlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzelleşmek, Şenlenmek, Yakşılaşmak
Nadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil, Kaba, Kötü, Görgüsüz, Nobran
Tolga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miğfer
Oyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Dans, Düzen, Entrika, Hile, Kumar, Külah, Olta, Sahne, Temaşa, Temsil
Muzipleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takılganlaşmak
Berber Dükkânı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber
Düzensiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Dağınık, Karışık, Perişan, Savruk
Bilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenmek, Anlamak, Çakmak, Hatırlamak, İnanmak, Paykamak, Sanmak, Saymak, Tanımak
Mikro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mini, Dar
Örneğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi, Söz Gelimi, Örnek Olarak
Fiyatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pahalı
Uyarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Haberdarlık Etmek
Affedersiniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efendim
Rezerv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, İhtiyat, Yedek, Saklanmış, Biriktirilmiş, Henüz İşletilmemiş
Ödev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
Susmalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakkısükut, Sus Payı
Düşürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak, Dökmek, Sıyırmak
Otarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gütmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.