Düzensiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bulaşık, Dağınık, Karışık, Perişan, Savruk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çükündür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pancar
Sülüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçte Bir; Arap Yazısı
Arasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Terane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Makam, Nağme
Yalın Durum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret
Silahçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pusatçı
Akıllıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Makul, Mantıklı
Zibil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöp
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Deste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlam, Bağ, Demet, Grup, Hizip, Öbek, Kabza
Yüreklilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüret, Güven, Yürek
Kıvrılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Katlanmak, Kırılmak, Sapmak
Dobra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi
Fırtına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Figan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnlemek
Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Asmak, Atmak, Dayanmak, Döşemek, Emmek, Germek, Giymek, İçmek, Kaldırmak, Katlanmak, Koymak, Öğütmek, Örtmek, Sarmak, Söylemek, Taşımak, Vurmak, Yollamak
Som kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Katışıksız, Masif
Perhiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyet, Oruç
Gür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Feyyaz
İtimat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek
Yüze Gülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılışmak
Bindirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Katmak
Dokuma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşum, Tekstil, Yapı, Mensucat
Kahır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme
Sefer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolculuk, Defa, Kere, Kez, Savaş, Yol, Savaşa Gidiş, Harp
Asuman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Gökyüzü
Dam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Örtü, Eş, Çatı, Köy Evi, Ahır, Tutukevi, Hapishane, Kavalye
Müşkülpesent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İratçıl, Titiz
Meşbu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolmuş, Dolu
Mikro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mini, Dar
Şeriklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şirk
Tesir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
Çapulcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmacı, Çapkıncı, Kuldur, Talancı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.