İşaret kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İlkokul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İptidai Mektep, İlk Mektep, İptidai, Beş
Gücenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
Tesis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kuruluş, Kurum
Yankı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akis, Aksiseda, Eko
Birtakımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi, Kimisi
Döşenmemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuru
Muaraza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga
İveğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Zahimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşin
Görme Engelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Kör
Kısa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesik
Ergin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmiş, Olgunlaşmış, Reşit, Kemale Gelmiş
Evvela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
Engellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelmek, Hapsetmek, Karışmak, Kösteklemek
Lüks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Gösteriş, Gösterişli, Şatafat
Pekiyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlâ
Kayırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himmet, İltimas, Koltuk
İftira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsnat, Kara, Tezvirat, Kara Çalma, Bühtan, Karacılık
Basamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Evre, Kerte, Derece, Ayak, Gömlek, Hane, Kademe, Merhale, Pilleken
Dümbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbelek
Aforoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışlama
Beğenilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedii, Maruf, Mazbut, Zarif
Sorun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
Kakımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak, Kızmak, Öfkelenmek, Paylamak
Abi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Aka
Yaymaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda
Korner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
Germek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Uzatmak
İhmalkârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklık
Yanardöner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıştım Yandım, Janjan
Üzücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntülü, Hüzünlü, Acı, Acıklı, Fena, Dokunaklı, Elim
Kılıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.