İzdiham kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kalabalık, Sıkışma, Yığılma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Satir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergi
Neden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Münasebet, Ne, Ne İçin, Niçin, Niye, Sebep
Elenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süzülmek
Titreyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsıntı
Sutaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su
Çatlaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
Aşırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Öte Yana Geçirmek, Kaçırmak, Uzaklaştırmak, Savmak, Hırsızlamak, Kaldırmak, Tırtıklamak
Aşikâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Sarih, Açık, Belli, Meydanda, Besbelli Olan, Ortada Olan, Gizli Olmayan, Mahsus
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dalkavukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçılık
Konstrüksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapı, Kurgu
Sefillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Alçaklık
Avantür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Macera, Serüven
Ekosuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankısız
Okşar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş
Kamusal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maşeri
Buse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük, Öpüş, Öpme
Cımbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Sürgün
Cüruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışık
Haşat Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorulmak
Maraba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
Doğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gündoğusu, Şark, Maşrık
Ayıplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kınamak
Ekşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
Kik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Futa
Daltonizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Renk Körlüğü
Sorutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
Kurum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Çalım, Gösteriş, Gurur, İs, Kasıntı, Kuruluş, Müessese, Tekebbür, Tesis, Büyüklenme, Azamet
Ricat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerileme, Çekilme, Geri Kaçma
Önemsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
Fevt Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Yitmek
Pürizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özleştirmenlik
Gücendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Yaralamak, Kırmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.