Sutaş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Su
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arbede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patırtı, Kavga, Dalaş, Çatışma
Peçete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşkir
İnhitat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Gerilemek
Başkomutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkumandan, Serdar, Başbuğ
Çiftçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı, Ziraatçı, Rençper, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi, Ekinci
Büyülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyülenmiş, Efsunlanmış, Sihirli
Terbiyesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsiz, Görgüsüz
Tasarruf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Tutmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Öğretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen
Azrail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
Badire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Güçlük, Zorluk, Tehlikeli Durum
Çepine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama
Gökkuşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alkım, Eleğimsağma, Ebemkuşağı
Kösele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gön
Tedai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrışım
Hırslandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
Yuva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn
Kerahet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrençlik
Tırmık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
Hami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözeten, Koruyan, Koruyucu, Kayıran, Kayırıcı, Velinimet
Tabiiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Milliyet, Tebaalık, Uyruk, Vatandaşlık, Bağımlılık
Hor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Aşağı, Önemsiz
Kazançlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyi
Esnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elastiki
Turfanda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Faraş
Ölçüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takdir
Daüssıla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evseme, Yurtsama
Payidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalımlı, Ölümsüz, Bengi, Kalıcı
Nazırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vekâlet
Sahaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski Kitapçı, Betikçi
Keçiboynuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harup
Sayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkık Örtü; Kulak Kepçesi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.