İrade kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İsteme, Buyruk, Dilek, İstek, Buyrultu, İstem, İstenç
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İcare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kira
Yırtılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yırtık
Her Zaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Sürekli, Devamlı, Hemişe
Sası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmuş, Mütefessih
Yarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf
İçli Dışlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senlibenli, Teklifsiz, Samimi
Cızık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, İz
Filigran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ülküsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdeal
Yardımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muavin, Yamak, Yâr, Yaver, Asistan
Helezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Helis, Kıvrımlı, Yılankavi
Oyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Dans, Düzen, Entrika, Hile, Kumar, Külah, Olta, Sahne, Temaşa, Temsil
Gereksinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç Duymak, Muhtaç Olmak
Gayrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Bundan Böyle, Başka, Diğer, Gayri
Kabine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Hükûmet, Bakanlar Kurulu
Rençper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
Mıhça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üvendire
Hiper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
Şaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayral, Ayrık, Müstesna
Ortakça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşa
Müstesna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalıklı, Ayrık, Şaz, Kural Dışı, Hariç, Sıra Dışı, Ayralı, Ayral, Ayranmış
Donatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Sövmek, Süslemek, Teçhiz Etmek
Tanıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
Mülahaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, Görüş, Düşünce
Kılavuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
Telaşsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
Çukur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezar, Çökük
Kızamık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızılca
Berber Dükkânı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber
Mecbur Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
Vâsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Engin
Sert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Demir, Dik, Haşin, Hırçın, Katı, Keskin, Kızgın, Pek, Sıkı, Ters, Sarsıcı, Hoşgörüsüz, Gönül Kırıcı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.