Donatmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Azarlamak, Sövmek, Süslemek, Teçhiz Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veri
İspatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, Kanıtlamak
Konuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konum
Aslansütü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
Çıyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hain
Absürt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız
Pervaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parvaz, Çerçeve, Uçuş
Tüketilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Frigorifik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğutmalı, Soğutucu
Ulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Bulmak, Çatmak, Dayamak, Dayanmak, Değmek, Elde Etmek, Erişmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Göndermek, İnmek, Kavuşmak, Mazhar Olmak, Tutmak, Uzanmak, Varmak, Vasıl Olmak, Yansımak, Yetişmek, Yetmek
Düdüklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Çimil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anofel
Düzlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Düz
Aşiret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oymak, Uruk, Boy, El, Tayfa
Paltar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbise, Giyecek, Giysi
Âcizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beceriksizlik, Güçsüzlük
Hazırlıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
Kakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtmek, Vurmak, Batırmak
İkmal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
İvecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
Sarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolma, İstila
Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
Paradigma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizi, Örnek
Stabil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Düz, Kararlı, Oturmuş, Sağlam
Hasta Bakıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Tıp Kardeşi
Krank kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dingil
Yenirce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Frengi
Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Düşürmek, Kovmak, Salmak, Savmak
Sayıklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
Vicahen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüne Karşı, Yüzlemece
Cebelleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşmak, Çekişmek, Tartışmak, Münakaşa Etmek
Yamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kömekçi, Nöker, Yardımcı, Yardak, Çırak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.