Eğitim Sitesi

Boğuntu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

red Boğuntu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sıkıntı, Vurgunculuk, İntikar, Solunum Zorluğu

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Halk Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Folklor

İnkişaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açınım, Gelişme, Gelişim

Yanay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Profil

Kap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Kapak, Örtü, Yüz

Methetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övmek

Personel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, Çalışman, Kişi

Nefaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefislik, Güzellik, Oflazlık

Bazısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimi, Kimisi

Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

Ardiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlık, Antrepo, Depo

Kerahet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrençlik

Terennüm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak

Bundan Sonra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık

Harbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harbi

Beşkardeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamar

Çabuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Acele, Hızlı, Süratli, Aceleci

Tahteşşuur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şuuraltı, Bilinçaltı

Kurk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuluçka

Mezür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü

Büyütücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç

Destani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Epik

Hazırlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez

Çay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz

Eksper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtman, Bilir Kişi, Uzman

Motifli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgeli

Ma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ve

Elyaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lifler, Teller

Bilinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ, Şuur, Zihin

Karakış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zemheri

Tıknaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkız, Toplu

Cingöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Uyanık, Hiç Aldatılamayan

Hüccet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek

Amaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garaz, Kasıt, Meram, Murat, Tasavvur, Uğur

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğünde 18988 Kayıt Bulundu.