Zorunluluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Zikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Söyleme
Gıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdan
Abitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zahitlik
Kökleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs
Şakayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelincik
Pistole kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
Boz Renk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gri
Hapaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avuç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ümük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak
Vasıflandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelendirme, Adlandırma
İptidai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, İlkokul
Stabilizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeleme, İstikrar
Vahdet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Teklik
Eşraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenginler, İtibarlılar, Sözü Geçenler, İleri Gelenler
Açgöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Haris, İhtiraslı, Tamahkâr
Hallolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak
Termik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıl
Cidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Köstek, Zar, Çeper
Adamyiyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamyam
Fitne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Kargaşa, Kundak, Karışıklık, Bozut
Saygılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli
Ön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
Nümayiş Ettirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
Cemaziyelevvel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
Tıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekimlik, Sağlıkbilimi, Otacılık
Evrim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül, İnkılap
Sima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Kimse, Yüz, Çehre, Surat
Doğruca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Doğru
Rezerv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, İhtiyat, Yedek, Saklanmış, Biriktirilmiş, Henüz İşletilmemiş
Bergüzar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatıra, Armağan, Yadigâr
Takdis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsama
Hayâsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmazlık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.