Zımbalamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Öldürmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gramer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgisi
Bölge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesim, Mıntıka, Nahiye, Toprak
Şaşırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayret
Teokratik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinerksel
Birinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk, En İyi, En Önemli, Öncü
Tamu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
Numan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kan
Tamlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleme, Tamamlama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Muştu
İkiyüzlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürai, Riyakâr
Naşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü
Muttasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Bitişik, Biteviye, Aralıksız
İstikrarsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
Baskı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
Kazulet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kocaman
Cesur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acar, Dayı, Gözü Pek, Cesareti Olan, Yürekli
Yaprak Sigarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Puro
Muhtariyetlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerk
Ekstra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli, Olağandışı, İyi, Vasıflı, En İyi, Fazladan
Bir Örnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeknesak
Tartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karar, Oran, Ölçü, Vezin, Çeki, Ağırlık
Bedharç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savurgan
Kokmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koklamak, Kokuşmak
Yaltak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Şakşakçı, Yağcı
Danış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşavere
Daimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemişelik, Sürekli, Temelli
İstida kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
Andetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahdetmek
Sosyete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Topluluk, Toplum, Zadegân
Liderlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önderlik
Tradisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelenek
Gayret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Ceht, Efor, Himmet, Hız, Uğraşma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.