Yerleşik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Oturak, Oturmuş, Mütamekkin, Beledi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Milliyetsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
İleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelecek, Müterakki, Sonra
Sızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak, Yakınmak
Lamba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıtaç, Çıra, Ampul
Muhabbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Yarenlik, Söyleşi, Dostça Konuşma
Tırtırkçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
Arızi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
Tanınmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Ünlü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mesele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş
Muhalefet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Yanazlık
Eleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rey Vermek, Tenkit Etmek
Görünme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Tebarüz, Tezahür
İlgili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmiş Olan, İlgisi Bulunan, Alakalı, Alakadar, Müteallik, Bağlı, Ait, Müntesip
Kontrolcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
Tonbalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orkinos
Cıvıl Cıvıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kalabalık, Neşeli
Üzülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessür
İğfal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ele Salma, Yoldan Çıkartma, Aldatma, Ayartma, Kandırma, Baştan Çıkarma
Dağılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmak, Saçılmak, Düzensizlik, Sirayet Etmek, Yok Olmak
İnzibatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş
Müsavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eşit, Bir
Sezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset, His, Tehaddüs
Sakatlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sökelmek
Daru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlaç
Apayrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek Çok Ayrı, Büsbütün Ayrı, Bambaşka
Kabza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutak, Sap
Riayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygı, Ağırlama, Uyma
Künde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Köstek, Oyun, Tuzak
Muvafakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylama, Onama
Büyükler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkân, Kibar
İnsirafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bükülgen
Kendi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Özü, Zat
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.