Kabza kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tutak, Sap
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pürüzsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Kusursuz
Zerre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tozan, Molekül
Kasem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ant, Yemin
Cömertlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli açıklık
Mağara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyuntu, İn, Kovuk
Canevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
Ulusal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milli, Ulusluk
Maşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Biçem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üslup
En Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Petrol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
Zabıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
Çekyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe
Hanende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okuyucu, Şarkıcı
Tedarik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Sağlamak, Temin Etmek
Taşımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek
Meşal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşale
Sayaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saat, Muaddit
Zebun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Güçsüz, Âciz, Zayıf, Argın
Zülfüyâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zülüf
Çağırtmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tellal
Teşrih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskelet
Elinin Körü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
Silahşor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Silah Eri
Bertik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Yara
Bakiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalan, Artan, Kalıntı
İsteme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rıza
Ziraat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ekincilik, Çiftçilik
Kaburga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğe, Eğe (Kemik)
Tahammül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Kaldırmak, Katlanmak, Sabır, Dözüm, Götürüm
Kurcalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak, Araştırmak, Deşmek, Eşelemek
Zayi Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Yitirmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.