Yeni Baştan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yeniden
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Üstler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkân
Tümü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Oturma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar
Gezinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koridor, Seyran, Sofa
Kıpmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırpmak
Köçek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakkas, Rakkase
Bulaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
Obaştanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahur
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Memleketler Arası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
Denetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
Çaresiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naçar, Biçare, Umarsız, İyileşmez, Zorunlu
Görevlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Göstermek
Ortak Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak
Hoppanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoplamak
Gerdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun
Cirim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hacim, Miktar, Oylum
Rejim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Yol; Diyet
Kısaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Budamak, Kasmak, Özetlemek
Ağır Küre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barisfer
Tanrısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz, İmansız, Putperest
İmkân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olanak, Fırsat, Olabilirlik
Pişirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
Sıhhiyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkçı
Kaybedilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitik
Muhaccer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
Hapsetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Kapamak, Sınırlamak, Tutuklamak
Bahane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Neden, Mazeret, Vesile, Kulp
Kazık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sopa
Yelletke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fan, Vantilatör
Kuldur Destesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çete, Şebeke
Mamafih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bununla Beraber
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.